Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’ya ve açıkladığı tabloya duyulan itimat bugün yok; tablodaki sayılar TÜİK’in enflasyon sayıları üzere inanırlılığını yitirdi
ABD’den sonra Çin ve Birleşik Arap Emirlikleri de Mars’a araç gönderiyor, Hindistan sırada…
Türkiye de Ayasofya’da yedi düvele “kılıç” gösteriyor. Diyanet İşleri Lideri kılıcı sağ eline alınca düşman titriyor, sol eline alınca dostlar rahatlıyor. Kılıcı bir sağ eline bir sol eline geçirdikçe dünya hop oturuyor hop kalkıyor. Varsın elalem Mars’a gitmek üzere boş işlerle uğraşsın, bizim Ayasofya’da dünyaya “ayar” vermek üzere değerli işlerimiz var.
Türkiye’de her şeyin hesabı siyasi getiri-götürü üzerinden yapılıyor.
Öteki?
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilirsek tarikatlardan daha çok oy gelir mi? Bayanın dayak yemesine karşı çıkarsak, karakolda, duruşmada bayana sahip çıkarsak muhafazakârlığımız kalır mı? Ayasofya’dan sonra İstanbul Sözleşmesi’ni de iptal edersek bizim taraf daha memnun olmaz mı? Kadın-erkek eşitliğini savunmak bize mi düştü?
Neredeyse her gün bir bayan cinayeti haberi geliyor, vahşice bayan cinayetleri işleniyor, iktidar oralı değil. O, İstanbul Sözleşmesi’nden nasıl çıkalımın peşinde…
Gerçek işsizlik en iyimser varsayımlara nazaran yüzde 24, mutfaktaki enflasyon birtakım eserlerde üç ayda yüzde 50’yi geçmiş durumda, vatandaş kilosu 30-40 liraya peynir, zeytin bulursa, “ucuza aldım” diye seviniyor, etin kilosu 50-55 liranın altına düşmüyor, işsiz kalmaya aday olarak konuta gönderilen emekçiye kısa çalışma ödeneğinden verilen günlük fiyat 37 lira…
Vatandaşın yaşadığı gerçek buyken TÜİK başına nazaran küsuratlı enflasyon sayıları açıklıyor. Merkez Bankası kendisinin de inanmadığı enflasyon amaçları veriyor. 2021’de nasip olursa enflasyon amacı yüzde 5,6 gibi…
TÜİK, Merkez Bankası “ben bir sayı söyleyeyim de, ister inanın ister inanmayın” havasında…
Salgınla uğraş
Atatürk’le uğraşta zırnık ödün vermeyip, söylediklerinin ardında duran iktidar, Covid-19 salgınıyla uğraşta ne yapıyor sanki?
Bugünlerde bir uğraştan kelam etmek mümkün değil.
Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın her gün açıklanan salgın tablosu giderek TÜİK’in enflasyon tablosuna döndü.
Sıhhat Bakanı da salgın tablosu da itimat vermiyor. Tabloda açıklanan bilgiler değiştirildi. Temmuz başında günlük hasta sayısı 100’e iner deniliyordu, hala 1000 civarında seyrediyor. Ağır bakım ve entübe hasta sayısı verilmiyor, tabloya ağır hasta sayısı ve yüzde ile tabir edilen bir zatürre oranı girdi.
Birçok kentte ağır bakım yataklarının yine dolduğu, kapatılan Covid-19 servislerinin tekrar açıldığı haberleri geliyor. Kimi valilerin açıkladığı hasta sayısıyla, Sıhhat Bakanlığı’nın günlük tablosu örtüşmüyor.
Salgınla uğraş tedbirleri siyasi maksada nazaran değişiyor.
60 baro lideri “salgın var” gerekçesiyle Ankara’ya sokulmuyor, ‘Ayasofya’nın açılışında 350 bin kişi Cuma namazı kıldı’ diye övünülüyor. Ayasofya için ara şartını, maskeyi hiç dikkate almadan binlerce insanın koşturmasını polis seyrediyor, bayan cinayetlerini protesto edenleri “salgın var, toplanamazsın” diye yerlerde sürüklüyor. Avukatlara şiddet uyguluyor. Muhalif kesimdenseniz salgın yasakları karşınıza dikiliyor, değilseniz yasak bir anda kalkıyor.
Salgının başlangıcında her gün canlı yayına çıkan, gazetecilerin tüm sorularını yanıtlayan Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’ya ve açıkladığı tabloya duyulan inanç bugün yok. Salgın tablosundaki sayılar TÜİK’in enflasyon sayıları üzere inanırlılığını yitirdi.
İktidar salgınla çaba sorumluluğunu hatırlamalı. Atatürk’le uğraşmayı bir kenara bırakıp, salgınla uğraşmalı.
Alıntıdır, tamamını okumak için aşağıdaki adresi ziyaret edin
FÖŞ yazdı: Ey Homo Sapiens, sana Covid’den korkmayı öğreteceğim
SIHHAT SKANDALI: Korona olayları eksik rapor ediliyor!
IEA Anketi: Halk kaygılı ve borçlu
Koronavirüsün alevlenmesiyle dünya ekonomik büyümesi tehdit altında
Para Tahlil
