Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak sanal konferans yöntemiyle Citigroup’un düzenlediği bir toplantıda uluslararası yatırımcılarla görüştü.
Albayrak özet olarak şu mesaj verdi:
Türkiye, hızlı ekonomik büyümesi, 20 yılda 3 katına çıkan GSYİH’si, satın alma gücü artan orta sınıfıyla güçlü ve büyük bir pazar. Birçok çok uluslu şirket üretimlerini Asya’dan bölgemize yönlendirmeye başladı.
-Bu dönemde küresel şirketlerin Türkiye gibi yabancı şirketlere karşı tarafsız, şoklara dirençli, güvenilir, dinamik ortaklara ihtiyacı var.
-Türkiye, İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde hızla ön sıralara ilerlemesinin yanında, yabancı yatırımcılar için de pek çok avantaj sağlıyor.
Henüz yabancı basın kaynakları veya finansal raporlardan Albayrak’ın performansı hakkında yorum, bulamadık. Bulunca sizlerle paylaşacağız. Fakat, gün içinde bir ara 8.20’ye yükselen dolar/TL TSİ 19:30’da 8.1759 düzeyinde. TL’nin telekonferanstan sonra süregelen zafiyeti Albayrak’ın mesajının henüz katılımcıları ikna etmediğini, veya dünya basınında yeterince sirküle edilmediğini ifiade ediyor.
Hürriyet Gazetesi tarafından yayınlanan Albayrak’ın konuşmasından satır başlarını aşağıda paylaşıyoruz.
“Küresel şirketlerin, bu belirsiz ve zorlu dönemde Türkiye gibi yabancı şirketlere karşı tarafsız, değişime açık, şoklara karşı dirençli, güvenilir ve dinamik ortaklara ihtiyacı vardır. Türkiye ekonomisi bir dönüm noktasındadır. Yeni bir sermaye yatırımı dalgası ufukta belirmiş durumda. Türkiye, İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde hızla ön sıralara doğru ilerlemesinin yanında yabancı yatırımcılar ve çalışanlar için de hem kültürel hem de sosyal açıdan pek çok avantajlar sağlıyor. Lojistik avantajı, üç kıtanın birleştiği noktada yer alması, ekonomisi, genç demografik yapısı, eğitimli iş gücü Türkiye’nin tartışmasız en güçlü yanlarından” açıklamasında bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, küresel şirketlerin, içinde bulunulan belirsiz ve zorlu dönemde, Türkiye gibi yabancı şirketlere karşı tarafsız, değişime açık, şoklara karşı dirençli, güvenilir ve dinamik ortaklara ihtiyacı bulunduğunu belirtti.
Bakan Albayrak, Citibank tarafından düzenlenen ve uluslararası dev şirketlerin temsilcilerinin yer aldığı Citibank Yatırımcı Konferansı’na video konferans yöntemiyle katıldı.
Albayrak, buradaki konuşmasında birçok çok uluslu şirketin üretimlerini Asya’dan Türkiye’nin bulunduğu bölgeye yönlendirmeye başladığına işaret ederek, artan korumacılık ve milliyetçiliğin dünyada “de-globalizasyon” trendi oluşturduğunu bildirdi.
Söz konusu trendin şirketlerin operasyonlarını yerelleştirmelerine ve bölgesel tedarik zincirlerini tercih etmelerine neden olduğunu anlatan Albayrak, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında bu durumun daha da derinleştiğini söyledi.
“TÜRKİYE, YATIRIMCILARA BENZERSİZ FIRSATLAR SUNUYOR”
Salgının, küresel değer zincirlerinde Doğu Asya’ya aşırı bağımlılığın çok riskli olduğu sonucunu ortaya koyduğuna dikkati çeken Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küresel şirketlerin, bu belirsiz ve zorlu dönemde, Türkiye gibi yabancı şirketlere karşı tarafsız, değişime açık, şoklara karşı dirençli, güvenilir ve dinamik ortaklara ihtiyacı vardır. Rekabetçi maliyet yapısı, çok çeşitli ve güçlü üretim tabanı, iyi eğitimli insan kaynağı, stratejik konumu, modern lojistik altyapısı, sermaye yatırımları için özelleştirilmiş teşvik ve destek paketleriyle iş hayatını destekleyen Türkiye, yatırımcılara benzersiz fırsatlar sunuyor. Türkiye’nin ekonomik dönüşümünü sağlamak için bölgesel bir güç merkezi olarak potansiyelinin tamamını harekete geçirmek amacıyla son birkaç yıldır hiç yorulmaksızın çalışıyoruz. Yeni ekonomik model, artan yerli üretim, yatırım, iş imkanları, yeterli düzeyde rekabetçi kur ile pandemi öncesi seviyeye ihracatı getirerek kendini gösterdi.”
Albayrak, yeni ekonomik modelin, etkin yerli sermaye ve iş gücü kullanımını gerektirdiğini de belirterek, “Türkiye ekonomisi bir dönüm noktasındadır. Yeni bir sermaye yatırımı dalgası ufukta belirmiş durumda. Hükümet, özel sektör yatırımlarını desteklemenin yanında etkin bir paydaş olarak demir yolu, yükleme limanı ve sulama sistemleri gibi alanlarla tarım, enerji, eğitim ve sağlık hizmetlerinde de yer alacak.” diye konuştu.
“TÜRKİYE GÜÇLÜ VE BÜYÜK BİR PAZAR”
Bakan Albayrak, Türkiye’nin yatırımcılar için avantajlarına da değinerek, şunları kaydetti:
“Lojistik avantajı, üç kıtanın birleştiği noktada yer alması, ekonomisi, genç demografik yapısı, eğitimli iş gücü Türkiye’nin tartışmasız en güçlü yanlarından. Türkiye, doğu-batı, kuzey-güney arasında doğal köprü olarak önemli piyasalar için verimli ve maliyet avantajlı doğal bir merkez. Türkiye, dünya nüfusunun üçte birine 4 saatlik uçuş mesafesi yakınlıkta. AB için de güvenli ve bağımsız enerjiyi sağlayan hatta yer alıyoruz. Türkiye, hızlı ekonomik büyümesi, son 20 yılda üç katına çıkan gayrisafi yurt içi hasılası, geniş nüfuslu 23 merkezi ve satın alma gücü artan orta sınıfı ile güçlü ve büyük bir pazar. Türkiye, genç ve enerjik demografiye sahip olması yanında Batı tarzı modern tüketim ekonomisi ile çok uluslu şirketler için büyüyen bir yerle talebe sahip.”
Albayrak, 2040’dan önce ülke nüfusunun 100 milyonu aşmasının beklendiğine işaret ederek, Türkiye’nin, yarısından fazlası 32 yaş ve altı nüfusuyla AB’deki tüm ülkelerden daha genç nüfusa sahip olduğunu bildirdi. Bakan Albayrak, bu durumun ülkede kamu harcamalarında, sağlık sistemi, sosyal güvenlik ve eğitim alanlarında esneklik sağladığını aktardı.
Türkiye’nin 2000’li yılların başından beri devam eden reformlarla iş dostu yaklaşım göstererek, özel sektör yatırımlarını kararlı şekilde desteklediğini vurgulayan Albayrak, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’nin 82 ülkeyle doğrudan yabancı yatırım için özel olarak oluşturulan ikili yatırım koruma anlaşmaları var. Ayrıca 86 ülkeyle çifte vergilendirmeyi engelleme anlaşmaları bulunuyor. Yapılan reformlarla, 2002 yılında 38 gün olan iş yeri açma süresi 6,5 güne indi. Türkiye, yabancı yatırımcı üzerindeki kısıtlamalar konusunda OECD ortalamalarının ve özellikle Çin-Hindistan gibi rakiplerinin oldukça altında ve iyi durumda. Türkiye, İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde hızla ön sıralara doğru ilerlemesinin yanında yabancı yatırımcılar ve çalışanlar için de hem kültürel hem de sosyal açıdan pek çok avantajlar sağlıyor.”
Albayrak, sermaye kontrolü iddialarına ilişkin olarak da, “Net bir biçimde açıklık getireyim, böyle bir şey yok.” dedi. Bakan Albayrak, gelecek üç yıla ilişkin hazırlanan Yeni Ekonomi Programı’ndaki hedefleri de uluslararası yatırımcılara anlattı.
Mine Uzun-FÖŞ: TCMB’NİN TARİHİ HATASI
Uzmanlar TL’nin değer kaybı için ne dediler?
Güven Endeksi hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerinde yükseldi
Reel Kesim Güveni Ekim’de Yükseldi…
Para Analiz